“`html
Burkina Faso’nun Devlet Başkanı İbrahim Traoré’nin bir sözü beni gerçekten derinden etkiledi:
Afrika’da sıkça askeri darbelere tanık olunmasına rağmen, bu durumu genellikle sömürgeci güçler yönlendirmekteydi. Ancak bu sefer durum farklı bir boyuta taşındı: Fransız güçleri Burkina Faso’dan tamamen çıkarıldı.
İbrahim Traoré’nin dünya medyasına yaptığı röportajlar, pek çok Afrikalı genç tarafından beğeniyle takip ediliyor. Burkina Faso’nun Devlet Başkanı, tüm kıyada önemli bir saygınlık kazanmış durumda.
Batılı demokratik ülkeler, bir ülkeye girdiklerinde o ülkenin kaynaklarını yıllarca sömürerek kendi çıkarlarına hizmet edecek kişiler buluyorlar. Kendi çıkarlarına aykırı bir lider ortaya çıktığında ise, onu “diktatör” veya “cunta” gibi yaftalarla suçlamaktan çekinmiyorlar.
Bir Burkina Fasolu gence şu soruyu sordum:
“Fransa, sizin başkanınızdan memnun değilmiş. Onların sizden beklentisi ne?”
Genç, gülümseyerek şu yanıtı verdi:
Kamerun’da tanıştığımız bir tarihçinin sözleri aklımda yer etti:
Bu sözü düşündüğümde, Afrika sömürgeciliğinin Batı için gerçekten ne anlam taşıdığını derinlemesine düşündüm.
Yıllar önce Sudan’da tanık olduğumuz olaylar, bize bir dostun verdiği brifing yla örtüşüyordu. O gün bir gerçekliği kavradım:
Bu nedenle, bugüne dek farklı sebeplerle pek çok ülkeye seyahat ettim. İş için, turistik amaçlarla ve insani yardım faaliyetleriyle gittiğim her yerde o yerin tarihini, kültürünü ve siyasi dinamiklerini anlamaya gayret ettim. Bu deneyimlerin kıymetini her zaman biliyorum.
Burkina Faso’ya İHH ile birlikte geldim. Burkina Faso’nun başkentinde, Türkiye Diyanet Vakfı, Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı ve Sadaka Taşı Derneği ile bir araya geldik. Bir hayırsever, başkente yakın bir bölgede ilkokul inşa etti ve çocuklar ortaokul çağlarına geldiğinde, ikinci bir okulun temeli de atıldı.
Fransa’nın 100 yıl boyunca bu toprakların kaynaklarını sömürdüğünü düşündüğünüzde, bir hayırsever tarafından yapılan okul ile bu sürecin karşılaştırmasını yapabilirsiniz. Milletimizin büyüklüğünü daha iyi anlayabiliyoruz.
Anadolu’nun dört bir yanından gelen bu gönül erleri, Türkiye’nin misyonunu, Müslümanlar arasındaki dayanışmayı, adalet ve merhamet arzusunu tüm dünyaya taşıyorlar.
Ülkemizdeki yardım kuruluşları, iş insanlarıyla birlikte ilerliyor. Umut ediyoruz ki sanayicilerimiz ve ticaretle uğraşanlarımız da bu sürece katkı sağlar. Devletlerarası ilişkiler sadece ticaretle anlam kazanabilir. Afrika ülkeleri, Konya’nın buğday, Antalya’nın sebze ve meyve üretimine benzer şekilde, sorunlarının büyük kısmını çözebilir.
2022 yılında gerçekleştirilen askeri darbe ile Burkina Faso yeniden askeri bir yönetime geçti. Karmaşık bir siyasi ve güvenlik durumu yaşıyor. Askeri yönetimin lideri Yüzbaşı İbrahim Traoré, 2024’te yapılan ulusal müzakerelerle bu geçiş sürecinin beş yıl uzatıldığını duyurdu.
Yeni anayasa, Traoré’ye gelecek başkanlık seçimlerine katılma hakkı tanıyor. Şu anda ordu ve hükümetin başı olarak önemli bir siyasi figür konumunda bulunuyor.
2024’te başbakan olarak göreve gelen eski gazeteci Jean Emmanuel Ouédraogo, ülkede bazı Fransız medya kuruluşlarının faaliyetlerini yasaklayarak dikkatleri üzerine çekti.
Geçici Yasama Meclisi Başkanı Ousmane Bougouma da bu süreçte kıymetli bir aktör olmaya devam ediyor.
Burkina Faso’da askeri darbeyi takip eden en çarpıcı gelişmelerden biri, Fransa ile ilişkilerin kopması oldu. Bu süreçte Mali ve Nijer ile birlikte Sahel Devletleri İttifakı’nın kurulması, Batı’dan bağımsızlığını ilan eden Sahraaltı Afrika ülkelerinin güvenlik arayışlarının bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Batılı devletler sadece demokrasi ve kalkınma getirmekle kalmıyor; aynı zamanda terör örgütlerinin kurulmasına da aracılık ediyorlar. Afganistan savaşı sonrasında, El Kaide ve DEAŞ gibi yapılar, bu bölgelerde kaos yaratmayı sürdürüyor.
Okulun temel atma töreninde ve İHH’nın kurban kesimi gerçekleştirdiği kasabada Cuma namazına katıldık. Türkiye’den geldiğimizi öğrenince, cemaat bizden bir konuşma yapmamızı istedi.
Topraklarımız bir yüzyıl boyunca işgal altında kaldı. Sonrasında, kültürel emperyalizm ve aşağılanmalara maruz kaldık. Bu topraklar, Afrikalıların ve kıyamete kadar onların olacaktır.
Fransız sömürgeciliğini Burkina Faso’dan çıkaran ve dünya çapında dikkatleri üzerine çeken İbrahim Traoré, diğer Afrika ülkelerine de ilham vermeye başladı.
Bu kader, bizlerin ortak kaderidir. Kaderimizin çağrısına uyacak ve Müslümanlar olarak birlik ve kardeşlik ruhunu yaşatmaya devam edeceğiz. Uzun zamandır bu kadar coşkulu ve devrimci bir konuşma yapmamıştım. Okul açılışında ve Cuma namazında halk oldukça heyecanlıydı.
!” çığlıkları eşliğinde bir araya gelmeleri muazzam bir manzaraydı.
“`
